Logo Loading

Yağcılar: Yerel Seçimler Değişik Bir Anlayışı Ortaya Çıkardı

Yağcılar: Yerel Seçimler Değişik Bir Anlayışı Ortaya Çıkardı

Kosova Kamu Yönetim Bakanı Mahir Yağcılar, Kosova’daki siyasi gelişmeleri değerlendirirken,  yerel seçimler ve yapılması gereken seçim reformların bu yılı nitelendirdiğini belirtti. Kosova Radyosuna verdiği özel bir röportajında Bakan Yağcılar, yerel seçimlerin Türkler açısından da önemli olduğunu ve başarılı geçtiğini ifade etti. Devamda röportajı olduğu gibi sunuyoruz.

İlk önce isterseniz kısaca yerel seçimlerden konuşalım. Genel değerlendirmede bulunur musunuz? Bu yerel seçimler yeni ne getirdi?

Son seçimlere baktığımızda iki açıdan bakmak gerekir. Çünkü elbette bir defa Kosova açısından ve belediyeler açısından diğer taraftan da Kosova Türk toplumu, Kosova Demokratik Türk Partisi açısından. Kosova açısından baktığımızda bu seçimler bayağı değişikleri getirdi, en azından değişik bir anlayış ortaya çıktı. Belediye başkanların seçimlerinde herkesin artık garanti ettiği bir şey yok, eğer çalışılırsa bilhassa ikinci tur ne kadar önemli olduğunu göstermiştir, diğer taraftan da bir taraftan oyları artışı olur ama Belediyeyi kazanamasın diğer taraftan da Belediye kazanıp oy düşüş oluyor, bu seçimin özelliği kimse sanki memnun değil.

Bu bağlantıda baktığımızda Kosova Demokratik Türk Partisi de fazla memnuniyeti ifade edemez. Başarı büyük başarı değil ama başarısızlıkta değil. Çünkü bütün bu süreç içerisinde yine istikrarlı bir oyu sağlamak, tüm belediyelerde temsiliyeti korumak kolay değildi. Rekabette vardır. İçerde yarışta var. Hem Türkler arasında hem diğer partiler içinde bulunan adaylar arasında yarış vardı. Dolayısıyla onu biz koruduk. Bir geçici notla geçtik diyebilirim ama biz baktığımızda Kosova Türk toplumu belki en fazla kazandı toplam oylarımız ilk defa 10 bini geçiyor. Bazı belediyelerde de hiç ummadığımız hepimize güzel bir sürpriz olan oyların çıkması idi ama en önemlisi de toplum içerisinde bu bölünme fazla şeylere zarar getirmedi. Çünkü tüm toplumuzun temsiliyeti korundu yine Kosova Demokratik Türk Partisi’nin sayesinde ama ilerde de KDTP olarak diğer partilerde niye olmazsın daha fazla çalışmak lazım. Demek ki kaynaklar varmış, imkanlar varmış sonuna kadar toplumumuzun lehine kullanmamız lazım.

Kosovalı Türkler seçimlere  3 parti olarak katıldı. Siz seçim sonuçlarında KDTP başarısını kısmen başarılı olarak değerlendirdiniz. KDTP Prizren Şubesinde farklı görüşler de ortaya atıldı. Milletvekili Fikrim Damka’nın Prizren şubesi yönetim kurulundan istifası nedeni seçim sonuçları oldu. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?

Bu konuya pek girmek istemiyorum. Çünkü ben biraz şahsi bir davranış olduğunu görüyorum. Çünkü biz parti içerisinde seçimler öncesinde de seçimlerde koalisyon girme öncesinde bütün değerlendirmeleri ve riskleri önümüze almıştık. Temel Prizren’de ki amaçlarımıza biz ulaştık. Oy bazında, Belediye Başkanı seçilmesinde çünkü bu belediye seçimler sisteminde bütün şey Belediye Başkanı bağlı, eğer istediğin Belediye Başkanı kazanmazsa biz istediğimiz oyu kazanabiliriz ama elimizde bir şey olmaz. Dolayısıyla biz o amaçla girdiğimizden dolayı ve Belediye Başkanımızı seçtirdiğimizden dolayı ki herkes onu takdirle karşıladı ve onu teyit etti. Diğer taraftan bir baktığımızda eğer karşılaştırma son seçimlere yapmış olursak ama son seçimlerde tek KDTP seçimlere çıkmıştı, o zaman 4000 oy almıştık, hepimiz beraberdik, çok daha güçlüydük. Türkiye’den gelen öğrencilerimiz vardı, çok şeyler vardı ona rağmen bizde fazla bir oy kaybı kaybetmedik, daha doğrusu gücümüzü koruduk ama seçim sisteminin azizliğine uğradık. İki belediye meclis üyemiz ancak seçilebildi.  Çünkü seçim sistemi buna üç meclis üyesi seçilmesine pek müsait değildi. Bunda bir matematiksel şey vardır. Biliyorsunuz bu seçimlerde bilhassa Prizren belediyesinde çok sayıda tek kişiyle giren partiler var, bunların sayısı 6, bir baktığımızda o 6 sandalyeyi nerden alacaklardı. İşte PDK kaybetti, LDK kaybetti, bizler kaybettik, AKR daha fazla kaybetti.  AAK, LDD ile birleşmesine rağmen yine daha az sandalye aldı yani keşke öyle olmasaydı. Dolayısıyla başarısızlık değildir, biz öyle bir şey olmasını istemezdik ama iler ki günlerde bunun yine hem değerlendirmesini hem yerine oturtmasını çalışacağız.

Bugünlerde seçim reformları güncelliğini kazandı. Topluluklar burada da anlaşmazlık sebeplerinden başını çekiyor. Milletvekili kontenjanının iki dönem devam etmesini istediniz. Buna PDK dışında partiler karşı çıkıyor. İkinci anlaşmazlık konusu da MSK’nın yapısı?…

Şuanda ki anayasa göre bütün yasalara göre Kosova Türk toplumuna ayrılmış iki sandalye mevcuttur ve daima devam edecektir. Bizim istediğimiz 2001 seçimlerinde yapıldığı gibi ondan sonra 2004, 2007 ve 2010 seçimlerde de bir artı sandalyenin kazanılmasıdır ki o Ahtisaari Paketiyle artık sona erdi. Hatta bu geçen sene denetimli bağımsızlık bitmesiyle beraber sona erdi. Zaten bunun bitmesinde de biz hem uluslararası toplumuyla hem de parlamentodaki büyük partilerle bağımsızlık sürecini zedelememek amacıyla daha doğrusu denetimli bağımsızlığın bir an önce bitmesi ve tam bağımsızlığa geçme amacıyla anayasa değişikliklerine izin verdik, ama önceden böyle bir sözlü anlaşmaya vardık ki gelecek değişikliklerde ve yapılan seçim reformlarında bir veya daha iki dönem aynı sistemin kalacağını istemiştik. Dolayısıyla biz o sözlü anlaşmaya göre aramızdaki konuşmalara göre ve verilen sözlere göre bunun yerine getirilmesini istiyoruz. Bu bir anayasa değişikliğine hitap eden bir istemdir. Dolayısıyla eğer kabul edilmesi öngörülürse parlamentoda kabul edilmesi gerekir. Parlamentoda 3/2 oyla oylanması gerekir ve devamında da kabul edilir. Onun için artı 1’i kazanmak için biz anayasada bazı değişikliklerin yapılmasını istiyoruz. Malum eğer bu olayın içine girilirse o zaman diğer konularda görüşebilir, anayasada değişiklikler, merkez seçim komisyonu veya başka konular ama şuanda gördüğümüz gibi bazı partiler artık geç diye veya azınlıklara bu ek haklar verilmemesi amacıyla anayasa hükümlerine dokunmak istemiyor yeter ki yasada Merkez Seçim Komisyonun bazı uygulamalarında değişiklikler yapılsın kanıt olarak ta son seçimleri gösteriyorlar diyorlar ki işte belediye seçimleri de eski yasayla başarılı bir şekilde organize bir şekilde ve Avrupa standartlarında yapıldı. Niye önümüzde parlamento seçimleri de yapılmasın. Bu konuda görüşmeler gerçekleştirildi. Bazı partilerin istemlerimize desteği vardı. Büyükelçiliklerinde sözlü desteği vardır. Ancak bunu parlamentodan geçirmek için veya 81 oyu sağlamak için kimse garanti veremiyor. Dolayısıyla gelecek ayın ortalarına kadar bir müddet içersin de bu konu tartışılacaktır. Eğer bir konsensüs sağlanırsa bu değişikliklere gidilebilir ama olmazsa o zaman zaten eski yasayla, yasadaki bazı değişikliklerle seçimlere gidilebilir.

Bu yıl KDTP’yi parti içi seçimleri de bekliyor. Ne zamana planlıyorsunuz ve hazırlıklar yapılıyor mu?

Şu aşamada tam hazırlıklara hala başlamadık ama öyle düşüncelerimiz vardır. Tüzüğe bağlı, önemli olan listelerin hazırlanması ve adayların belirlenmesi, sürecin iyi planlaştırılması zaman aşımının belirlenmesi, ancak yeni belediye seçimlerden çıktığımızdan dolayı, şu aşamada öncülüğümüz kazandığımız belediyelerde, belediye yönetiminde yer almak, müdür veya başkan yardımcıların tayin edilmesi, devamında da yapılacak parlamento seçimlerin bir durumunu iyi tespit etmemiz lazım zamana bağlı ona göre bütün planlanmaları yapmamız gerekir. Çünkü üst üste seçimleri de yapamayız. Eğer parlamento seçimleri öne alınırsa mesela Mart, Nisan ayında olursa o zaman parti içi seçimler biraz geriye alınır ya da daha sonraya alınır ama yok Ekim veya ayında Eylül ayında yapılırsa o zaman Mayıs, Haziran ayında parti seçimleri olması gerekir.

Genel Başkan Adayı olacak mısınız?

Şartlara bağlı olarak herhalde eğer uygun görülürse eğer hem partimizin hem toplumuzun istikrarı açısından öyle daha uygun görülüyorsa değerlendirilmesi öyle yapılıyorsa olabilir ama yok başka bir değerlendirmeler olursa öyle de yaparız. Çünkü dediğim gibi çoğu projeleri yerine getirdik. Çoğu çalışmaları başarılı bir şekilde bitirdik. Yeni kadroları yetiştirdik, yeni kadrolar yetişti. Biz başkan olursak ta olmasak ta, KDTP’nin istikrarlı ve yolunun açık olduğunu görüyoruz.

Bu çerçevede partiden ayrılanların geri dönmesi için bir girişimde bulunacak mısınız?

Şimdi her zaman KDTP’nin kapıları açık olduğunu biz ifade ettik. Bunu da gösterdik. Bizlere genç kadrolarınız, genç adaylarınız yok deniliyordu. Mesela Prizren belediyesinde bizim iki seçilen meclis üyemiz en gençlerden birileri olacaktır,  parlamentoda olan milletvekilleri arasında bizim milletvekillerimiz en gençlerden biri, diğer belediyelere baktığımızda temsilcilerimiz yine genç yani o konuda her zaman açık olduğumuzu ifade ediyoruz. Yine herkesi davet ediyoruz. Diğer taraftan da KDTP olarak elbette ki bu konular üzerinde daha fazla çalışmamız lazım, çalışacağız da. Ancak bir şey de ifade etmek istiyorum. Bütün kopmalar, bütün bu ayrılmalar bazı kimselerin tamamen KDTP’nin devre dışı kalacağına dair girişimler suya düşmüştür. KDTP son seçimlerde de yine kendi gücünü ortaya koymuştur. Hem Prizren Belediyesinde hem diğer belediyelerde rekabet olmasına rağmen ve bir karalama kampanyası da ortada vardı. Biz hiçbir zaman karalamayla katılmadık. Tek yapabileceklerimizi ve yaptıklarımızdan konuştuk. O yaptıklarımızı gururla anlattık. İlerde de yapacaklarımıza ben inanıyorum bizim en önemli iler ki projelerden daha fazla yatırımların yapılması ve bilhassa kültür merkezlerimizin kurulması ki inanıyorum bu bütçe görüşmelerinde ilk olarak bir projenin yapılmasına milletvekillerimiz sayesinde sağlayacağızdır. Devamında da hem Kosova bütçesiyle Türklerin yaşadığı belediyelerde güzel kültür merkezleri kurulacaktır. Diğer taraftan da belki zaman aşamasına uzun denilebilir bir 13 senelik mücadele içerisinde kimliklerin Türkçe alınmasıydı. Biz sözümüzü verdik. Her zaman sözümüzü tutacağımızı dedik,  zamanı geldi, yeri geldi, imkanlar sağlanıldı. Biyometrik kimliklerle beraber Türkçe ibarelerle ilk kimlikleri biz aldık. Bu yolda bundan böyle de devam edeceğiz.